Meme kanseri, prostat kanseri ve jinekolojik kanserlerin tedavilerinde hormon tedavileri uygulanabiliyor. Pandemi periyodunda de aksatılmaması gereken hormon tedavisini alınırken yan tesir tedavilerinin ihmal edilmemesi gerektiğini belirten Anadolu Sıhhat Merkezi Medikal Onkoloji Uzmanı Prof. Dr. Serdar Turhal, “Eğer bir kanser hücresinin çoğalmasında hormonların tesiri varsa (prostat kanseri, göğüs kanseri, jinekolojik kanserler) hormon tedavileri ya da anti hormon tedavilerinin bir katkısı olabilir. Sık rastlanan pek çok öbür kanser, örneğin akciğer, kalın bağırsak ve mide kanseri üzere kanserler ise hormonlar üzerinden çoğalan hücreler olmadığı için onlarda anti hormon tedavilerinin öncelikli yararı olmuyor” açıklamasında bulundu. Hormonların bedenin yaptığı proteinler olduğunu ve bunların hücrelerin büyümesini denetim ettiğini söyleyen Anadolu Sıhhat Merkezi Medikal Onkoloji Uzmanı Prof. Dr. Serdar Turhal, “Vücudun kimi bölgeleri çalışmak ve çoğalmak için östrojen, testosteron üzere cinsiyet hormonlarına muhtaçlık duyarlar. Bunun dışında tiroid hormonu, insülin hormonu üzere farklı misyonlar yapan hormonlar da vardır. Birtakım kanserlerin büyümesi de hormona bağlıdır. İşte bu kanserlerin tedavisinde bu hormonun çalışmasını bozan, bloke eden, durduran ilaçlara gereksinim duyulur. Bu tedavilere de ‘hormon tedavisi’ ismi verilir” dedi. Hormon tedavisi her kanser çeşidinde uygulanamıyor Şayet bir kanser hücresinin çoğalmasında hormonların tesiri varsa -ki bu sıklıkla prostat kanseri, göğüs kanseri, jinekolojik kanserler üzere kanserler için kelam konusudur- hormon tedavilerinin ya da anti hormon tedavilerinin bir katkısının olabildiğini söyleyen Medikal Onkoloji Uzmanı Prof. Dr. Serdar Turhal, “Sık rastlanan pek çok öteki kanser, örneğin akciğer, kalın bağırsak ve mide kanseri üzere kanserler ise hormonlar üzerinden çoğalan hücreler olmadığı için onlarda anti hormon tedavilerinin öncelikli yararı olmuyor” dedi. Hormon tedavisi uygulanırken yan tesirlerin tedavileri de ihmal edilmemeli Hormon tedavilerinin yan tesirinin kullanılan hormon ilacına bağlı olan yan tesirler olduğunu ve bunların kimilerinin hastaya sahiden eza veren yan tesirler olabileceğine dikkat çeken Medikal Onkoloji Uzmanı Prof. Dr. Serdar Turhal, “Tedavi kararını verirken bu yan tesirlerin ne olduğunu bilmek değerlidir. Böylelikle tedavinin yararı ve yarattığı meşakkatle ilgili bir istikrar kurmak mümkün olabilir” diye konuştu. En sık görülen yan tesirlerin albasma şikayetleri olduğunu belirten Prof. Dr. Serdar Turhal, ”Prostat kanserinde kullanılan tedaviler ek olarak cinsel isteği azaltabilir, ereksiyonu engelleyebilir, kemik kaybına yol açabilir, yorgunluk yapabilir, kilo alınmasına, dikkat kaybına neden olabilir. Tekrar göğüs kanseri için alınan hormon tedavileri al basmalarına yol açtığı üzere vajende kuruluk yapabilir, cinsel isteği azaltabilir, yorgunluk, bulantı yapabilir, kas ve eklemlerde ağrı yapabilir, kemiklerin kırılmasına yol açacak zayıflamaya neden olabilir, daha az olmak üzere kansere yol açabilir, kan pıhtılaşmasına, felce neden olabilir” dedi. Hormon tedavilerinin bağışıklık sistemi üzerine bir yan tesiri yok Hormon tedavilerinin pek çok yan tesiri olsa da bağışıklık sistemi üzerine genel bir yan tesirinin olmadığının altını çizen Prof. Dr. Serdar Turhal, “Bu nedenle hormon tedavisi alırken bağışıklığı güçlendirmek ismine ek bir ilaç almaya gerek yoktur. Lakin hormon tedavisi alırken yan tesirlerin neler olduğu uygunca öğrenilmeli, bu yan tesirlerle baş etmek için alınabilecek tedbirler doktora danışılmalı ve bu takviyelerin alınması ihmal edilmemelidir. Bu yardımcı olacak müdahalelere karşın yan tesirler artarsa yahut devam ederse doktora tekrar başvurmak gerekir. Yan tesirlere yönelik tedaviler kesinlikle ilaç biçiminde olmayabilir. Örneğin kemik zayıflamasını geri döndürebilmek için antrenmanın de ek bir katkısı olabilir. Kalsiyum üzere, vitamin-mineral desteği almak da ek yarar gösterebilir” açıklamasında bulundu.
Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı
