Kadıköy’lü Çiğdem Tunç’un, Kadıköy Belediyesi’ne Kırgınlığı

Kadıköy Belediyesi tarafından düzenlenen Park’ta Sanat aktifliğine tiyatrocular tarafından reaksiyonlar sürüyor. Bir çok tiyatro oyuncusunun toplumsal medya sayfalarında paylaşımlar yaparak tertibe reaksiyonunu lisana getirirken birtakım ünlü tiyatrolar gösterim için onaylanmış oyunlarını geri çektiklerini toplumsal medya hesaplarından kamuoyuna duyurdular. Geçtiğimiz yıl 3 farklı oyunu ile bir çok salonda şovlar düzenleyen yılların Kadıköylü sanatkarı Çiğdem Tunç’a bu bahis hakkında ne düşündüğünü sorduk, verdiği yanıtı aşağıda yayınlıyoruz. Çiğdem hanım siz toplumsal medya hesaplarınızda Kadıköylü olduğunuzu ve Park’ta Sanat aktifliği nedeni ile Kadıköy Belediyesindeki yetkili bireylere hakkaniyetsiz davrandıklarını ima ederek kırgınlığınızı muhakkak ettiniz bize bu bahis ile ilgili neler anlatmak istersiniz. Kim demiş 21. yy da şövalyeler yok diye? İşte Ali Poyrazoğlu, Süheyl & Behzat Uygur, Volkan Severcan dostlarımız, meslektaşlarımız, Türk tiyatrosunun mihenk taşları, Kadıköy Belediyesi aktifliği Park ‘ta Sanat kapsamında, oyunları “seçici kurul” tarafından onaylanmış olmasına karşın, aktiflikten ayrılma kararlarını net bir formda kamuoyuna duyurdular.. Neden bu türlü yaptılar, zira birinci başta müracaat formları el altından, belirli başlı tiyatroların haberdar olup oburlarının olmayacağı halde, hakkaniyetsiz ve el altından ulaştırıldı.. İkincisi, tıpkı seçici heyet yıllardır birebir isimlere yer veriyor, başkalarına, tekraren müracaat yapmasına karşın bir türlü Özgürlük parkı tiyatro etkinliklerinde yer vermiyorlardı. Çiğdem Tunç Tiyatrosunun başına geldiği üzere. Kamuoyunda yükselen sesler, seçimlerin siyasî doğrultuda yapıldığı, çizgisi apolitik olan bir tiyatronun ağzıyla kuş tutsa da, tiyatro kooperatifi yahut gibisi bir yapıya dahil olmadan bu heyetten onay asla alamayacağı biçimindedir. Tüm bunları üzülerek, hayret ederek, kalbi kırılarak duyuyor ve doğma büyüme bir Kadıköy’lü, sahneye üç yaşında birinci defa Kadıköy halk eğitim merkezinde sahneye çıkmış ve sanat dünyasının son kırk yılına imzasını atmış bir insan olarak neden diye sormak istiyorum. Neden? Kim olduğunu asla öğrenemediğim seçici konseyin gözüne girmek için elimize pankart alıp, sokaklara dökülüp slogan mı atmamız lazım? Yapmıyorum kardeşim ben aktivist değilim, ben prova yapıyor, oyunlar sahneye koyuyor ve ekmeğimin peşinde tüm Çiğdem Tunç Tiyatrosu takımıyla birlikte bu özel tiyatroyu yaşatmak için canhıraş uğraş veriyorum.. Her bölüme, her görüşe eşit arada kalmak istiyorum.. Ey seçici konsey; ben bu dönem perde açtığım her oyunda en ön sıraları BİLABEDEL, aylardır canını hiçe sayarak çaba veren SIHHAT ÇALIŞANLARINA tahsis ediyorum. Toplumsal demokrasiyi sizden öğrenecek değiliz, biz Atatürk ‘ün ÖĞÜN, İNANÇ, ÇALIŞ prensiplerini kırk yılı aşkın bir müddettir kendi hayatımızda uyguluyoruz. Sanat tüm siyasetlerin üstündedir. Sizden rica ediyorum LÜTFEN SANATA SİYASET KARIŞTIRMAYIN. BHA Yaşar ŞENYÜZKaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı