Yeni Uzaktan Eğitim ‘Aileler evlerlne sanal gerçeklik odası kuruyor’

Uzaktan eğitimde Türkiye, bir yılı geride bıraktı. Son günlerde alınan yeni önlemler ve vilayetlerin durumuna nazaran yerinde karar uygulamasıyla uzaktan eğitim, bir müddet daha öğrencilerin vazgeçilmezi olacak.

Bu noktada tablet, bilgisayarla yetinmeyen aileler ise yeni arayışlara girerek eğitim teknolojilerine merak sardı. Ailelerin, sürükleyici, yenilikçi ve 3 boyutlu öğrenme ortamları sunan sanal ve artırılmış gerçeklik teknolojilerine olan ilgisi arttı. Aileler, sanal gerçeklik teknolojileriyle çocuklarına değişik, pratik ve etkileşimli bir formda ders imkanlarının olmasını istiyor. Bu alanda en çok ilgi görenler ise 3 boyutlu objeler tasarlama, kalbin içinde gezme ve çocuklara kendi elementini oluşturma imkânı veren uygulamalar.

Sanal ve artırılmış gerçeklik ögelerini bir bilgisayarda bir ortaya getiren teknoloji firması zSpace Türkiye Müfredat ve Eğitim Tasarım Uzmanı Elif Çilek Ataman, “Uzaktan eğitimle bir yılı geride bıraktık. Pandeminin birinci periyotlarında uzaktan eğitimin süreksiz bir tahlil olduğu düşünülüyordu. Lakin gelinen noktada eğitime bir müddet daha bu türlü devam edeceğimiz kesin gözüküyor. Öte yandan pandemi bitse dahi hibrit modellerin hayata geçmesi bekleniyor” dedi.

Ailelerin bu süreçte çocuklarının eğitimini ileri boyutlara taşımak istediğini belirten Ataman, “Online eğitimler öğrencilerle etkileşimli bir ders işleyebilmek için kâfi olmuyor. Çocuklar yaparak, yaşayarak, görerek öğrenmek istiyor. Bu nedenle aileler de artık yalnızca bir bilgisayar, tabletle yetinmiyor ve farklı teknoloji arayışlarına giriyorlar. Ailelerin eğitim teknolojileri alanına ilgileri arttı. Biz de zSpace olarak sanal ve artırılmış gerçeklik ögelerini bir bilgisayarda bir ortaya getirdik. Kurumlar zSpace bilgisayarları ile lab kurarak çocuklar için sanal gerçeklik laboratuvarları oluşturuyorlar. Birçok özel okulda ve tasarım marifet atölyelerinde zSpace VR/AR teknolojisi kullanılıyor. Bunun yanı sıra ferdi kullanım alandaki çalışmalarımız da sürüyor. İleride her çocuk bir zSpace bilgisayar edinerek meskeninde birebir etkileşimli öğrenme imkanı bulabilecek” diye konuştu.

Sanal ve artırılmış gerçeklik teknolojisinin hem donanım hem de yazılım paketi olarak yer aldığını söyleyen Ataman, “Eğitim alacak çocuklar gözlüğü taktıkları vakit bilgisayar ile eşleşme sağlanıyor. Fizikî olarak yapılan baş hareketlerini algılayıcı halde üç boyutlu müşahede ve keşif yapabiliyorlar” tabirlerini kullandı.

zSpace sayesinde çocukların bir kalbin yapısına kadar inceleme fırsatı yakaladığına dikkat çeken Ataman, “Mimarlığa ilgisi olan bir çocuk birebir vakitte bir mesken tasarımı da yapabiliyor. Burada yaptığı tasarımı üç boyutlu olarak görebiliyor. Merakı destekleyici formda çocukları yönlendirmiş oluyoruz. Ferdî alanda da çalışmalarımız mevcut, gayemiz şahsileştirilmiş öğrenmeyi mümkün kılabilmek. Çocuklar bu bilgisayarlarla etkileşime girdiğinde birebir öğrenme fırsatı yakalıyor” diye konuştu.

Sanal gerçekliğin dersleri bilgi odaklı anlatımın ötesine taşıyıp, marifet odaklı dersler haline getireceğini lisana getiren Ataman, “Bu teknoloji, uzaktan eğitimde kullanılabiliyor. Çocuklar bu teknolojiyle kaydedilmiş görüntüleri deneyimleyebiliyorlar. Ya da öğretmenler sanal ve artırılmış gerçeklik teknolojisini kullanarak, öğrencilerin ekranlarına artırılmış gerçeklik modunda yansıtabiliyor. Bu teknoloji uzaktan eğitimde etkin bir formda kullanılıyor” tabirlerini kullandı.

Bu yazılımlar sayesinde öğrencilerin eğlenerek öğrenme fırsatı bulabildiğine dikkat çeken Ataman şunları söyledi: “Örneğin, grip virüsünü inceleyerek, beşerden beşere virüs nasıl bulaşıyor üzere durumları öğrenebiliyorlar. Bu yazılımda hapşırma yoluyla virüsün nasıl bulaştığını öğrenciler görüyorlar ve maske şuurunu kazanabiliyorlar. Daha sonra virüsün bedendeki belirtilerini ve güzelleşme sürecini deneyimleyerek öğreniyorlar.”