Türkiye Değişim Partisi Genel Lideri Sayın Mustafa Sarıgül, Kurultay hazırlıklarına büyük bir süratle devam ediyor. 21 Temmuz 2021 – Çarşamba Günü, İstanbul’dan Sivas’a geçen Mustafa Sarıgül, Partisinin Vilayet Binasında vatandaşlar tarafından büyük coşku ve ilgi ile karşılanarak basın toplantısını gerçekleştirdi.
Sarıgül’ün basın açıklaması ise şu formda;
Değerli Basın Mensupları,
Bugün sizlerle birlikte Sivas’ta olmaktan büyük bir memnunluk duyuyorum.
Hepiniz güzel geldiniz, gurur verdiniz.
Kurban Bayramımızın tüm vatandaşlarımıza huzur, sevinç ve rahmet getirmesini diliyorum.
Sivas, Ulusal Gayretimizin,en değerli simgelerinden biridir. Samsun ve Amasya’dan sonra, Sivas’ta bir ortaya gelen, Gazi Mustafa Kemal ve arkadaşları, burada, bağımsızlık uğraşının, en güçlü adımlarından birini atmışlardır.
Sivasımız, Cumhuriyetimizin kuruluşunda çok değerlidir, çok değerlidir.
Bu hoş vilayetimizde bayram günü birlikteyiz lakin maalesef buruk bir bayram yaşıyoruz!
Ülkemizin içinde bulunduğu ekonomik kriz vatandaşımızın neredeyse ‘ bayram hiç gelmesin ‘demesine neden oluyor.
Acaba hükümet, hiç mi görmüyor? Emeklilerimiz, nasıl hayatta kalmaya çalışıyor? Emekli maaşları o kadar az ki, değil konut geçindirmek lakin ayakta kalabilmek mümkün!
Çarşı, pazarda bayram alışverişi yapmak, torunlara bayram harçlığı vermek mümkün değil! Torunlara bayram harçlığı verememek bir dede, bir babaanne ya da anneanne için, ne demek, devletimizi yönetenler farkında mı sanki bu durumun?
TÜRKİYE DEĞİŞİM PARTİSİ, EMEKLİLERİMİZİN HUZUR İÇİNDE YAŞADIĞI BİR EMEKLİLİK SİSTEMİNİ KESİNLİKLE HAYATA GEÇİRECEKTİR!
Emekli maaşlarının hesaplanmasında gerçek enflasyon bilgilerini dikkate alacağız. Lakin yetmez buna ek, refah hissesi uygulamasını da hayata geçireceğiz.
Emeklimiz nefes alacak,emeklimiz hakettiğini alacak,emeklimizin yüzü gülecek.
Ayrıca maalesef, yalnızca emeklimiz, memurumuz, işçimiz değil çiftçimiz de güç durumda. Ziraî üretimde zorluğumuz var.
TARIMSAL ÜRETİM VE ÇİFTÇİMİZ NEREDEYSE BÜSBÜTÜN UNUTULMUŞ DURUMDA!
Özellikle şeker pancarı ve tütün , bakın bir defa daha söylüyorum şeker pancarı ve tütün! Bunlar son derece değerli altın üzere petrol üzere. Bunlar da bizim altınımız petrolümüz. Fakat ne var ? Yasak var! Lakin ne var? Üretim sınırlaması var!Yani bu değerli eserlerimiz gerektiği üzere ekilemiyor, üretilemiyor.
Sivasımız, şeker pancarı üretiminin en çok yapıldığı vilayetlerimizden. Lakin çiftçimiz üzgün, çiftçimiz mağdur. Pekala neden? Neden bu türlü bir yasak yahut sınırlama var? Zira 2002 yılında, şeker pancarı üretimi kısıtlanmış, destekleme alımları kaldırılmış.
Çiftçilerimiz, mazot ve gübre maliyetlerini karşılayamamış; böylelikle şeker pancarı üretimi daha da azalmıştır. Şeker pancarı üretimi yapan, çiftçi sayısı 2011 yılında,118 bin iken, bu sayı 2020 yılında 38 bine gerilemiştir.
Şeker pancarımız çok değerli.Sadece pancar değil yan eser olarak, hayvan yemi oluyor.Bir bu pandemide hayatımıza giren dezenfektan oluyor.
BÖYLE GİDERSE, ŞEKER PANCARI ÜRETİCİMİZ, ÜRETİMDEN VAZGEÇECEKTİR.
Bunun olmasına, asla müsaade veremeyiz. Çiftçimizin yüzü gülmeden,bizim yüzümüz gülmeyecek.
Kıymetli Basın Mensuplarımız,
Sadece şeker pancarı değil bahis, bir öteki değerlimiz daha var.Tütün tütün tütün!
Ama maalesef bugün,tütünümüz de kaygılı ,tütün üreticimiz de. Pekala soruyorum size neden 2002 yılında tütün ekimi sonlandırıldı?
Devletimizin yerine İngiliz-Amerikan ortaklı, özel bir monopol geldi, bize de yasaklar geldi.’Şunu ek, bunu ekme! Şu kadar ek ,bu kadar ekme! Şu bölgeye ek, bu bölgeye ekme!’ diye.
Yerli tütün sigara üretiminde,2003 yılında 42 kullanılırken 2020’de 14’e düşmüştür.
Şimdi size soruyorum çiftçimizin neyi ne kadar üreteceğine kim karar verecek?
Benim ülkemin, en değerli eserlerinin ekilip ekilmemesine kim karar verecek?
Washington ve Brüksel’deki milletlerarası kuruluşlar ya da Amerikalı yahut Avrupalı büyük şirketler benim ülkemin tütününe pancarına mı karışacak?
Peki yeniden soruyorum Bugün tarım siyasetlerine karışan yarın öbür mevzulara da karışmaz mı?
Bunun karşılığı bizde çok açık,tek cümle; kimse bizim ne ekeceğimize, ne dikeceğimize karışamaz, pekala ne yapılmalıdır?
DERHAL IMF BASKISIYLA GETİRİLEN ŞEKER PANCARI ÜRETİM YASAĞI KALDIRILMALIDIR.
Ben diyorum ki, Türkiye Değişim Partisi İktidarında şeker pancarı üretim yasakları kalkacak, şeker pancarı destekleme alımları, tekrar başlayacaktır.
Bunun kelamını sizlerin önünde veriyorum.
Size kelam ,çiftçimizin yüzü gülmeden bizim gözümüze uyku girmeyecek.
Size kelam çiftçimizin ne grup dikeceğine yalnızca benim yurttaşım karar verecek.
Ve size kelam, TDP iktidarında ekilmeyen biçilmeyen bir karış tarım toprağımız kalmayacak.
Size kelam havalimanlarına, otoyollara, hastanelere verilen garanti, çiftçimize de alım garantisi verilecek.
Başka sözlerimiz de var ve tabi ki diğer sorularımız da. Daha soracak çok sorumuz, gidilecek çok yolumuz var.
Bu nedenle diyoruz ki, biz vatandaşlarımızın problemlerini biliyoruz, bunların çarelerini de biliyoruz. Az kaldı bunların hepsini birlikte hayata geçireceğiz. Az kaldı birlikte gülümseyeceğiz…
Bu vesileyle hepimizin bayramını tekrar kutluyorum.
Sağlıkla ve sevgiyle kalın…
Ayrıca,
Zülfü Livaneli’nin Bülent Ecevit hakkında geçmişte yazmış olduğu ve tekrar gündeme gelen yazısına istinaden, Sayın Mustafa Sarıgül,Sivas Basın Toplantısında sert sözlerle reaksiyon verdi.
SAYIN LİVANELİ;
SAYIN BÜLENT ECEVİT HAKKINDA BİR KAÇ HAFTA EVVEL YAPTIĞINIZ, AKLA HAYALE GELMEYECEK, MESNETSİZ VE ŞANSSIZ AÇIKLAMALARINIZ İLE GERİSİNDE DURDUĞUNUZ TÜM BERBAT İFTİRALARIN HESABINI VERECEKSİNİZ.
Irkçılık yaptınız, mezhepçilik yaptınız, kışkırtıcılık yaptınız.
Benim Genel Liderime, ülkemizin Başkabakanı Sayın Ecevite’e pek çok berbat kelam söylediniz.
Merak ediyorum, sanki bu kelamlar sizin görüş ve fikirleriniz mi yoksa bir diğerine mı ilişkin?
Bülent Ecevit;Yaşamı boyunca onurlu, ahlaklı ve prestijli bir siyaset yürütmüş, bu vatanın bayrağına ve toprağına sahip çıkmış, milletin bedellerini asla çiğnetmemiş, kelamını kimseden esirgememiş, ulusal bir duruş sergilemiş ve sürekli ulusal birliğimizi ve çıkarlarımızı korumuş bir devlet adamıdır.
Eğer siz delikanlıysanız, Bülent Ecevit hayattayken bunları söylerdiniz. Eğer siz delikanlıysanız, kendisi Başbakan iken bunları söylerdiniz.
Sayın Ecevit’in fikirleri yalnız değildir, sahipsiz hiç değildir! Sayın Ecevit, personel haklarını ebediyen ön planda tutmuş, kültür ve sanata en büyük takviyesi vermiştir.
Sayın Ecevit, Amerika Birleşik Devletlerine ve tüm emperyalist güçlere gerektiğinde baş kaldırmıştır.
Siz kim oluyorsunuz da Sayın Ecevit’e laf söyleme hakkını kendinizde buluyorsunuz?
SİZİN KİM OLDUĞUNUZU TÜM KAMUOYU 94 SEÇİMLERİNDE YAPTIKLARINIZLA BUGÜNKÜ İKTİDARIN DEĞİRMENİNE NASIL SU TAŞIDIĞINIZI PEK NET BİLİYOR.
Siz koltuğunuzun ve çıkarlarınızın peşinde koşarken, Sayın Ecevit ülkemizin ayrılamaz bütünlüğünü savunuyordu.
Dilin kemiği,sizin söylediklerinizin de bizim için değeri HİÇ yoktur!
Haddinizi bilin ve Sayın Ecevit’ten özür dileyin!
Türkiye Değişim Partisi olarak, ırkçılık ve mezhepçilik yapan kim olursa olsun sürekli karşısında olacağız.
Türkiye Değişim Partisi, doğruların peşinden ayrılmayan, yanlışların da peşini bırakmayan demokrasinin sözcüsüdür.
Acı patlıcanı kırağı çalmaz.
Sayın Ecevit’i kirletmeye de sizin lisanınız varmaz!
Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı
