Günümüzde beşerler artık çok daha az hareket ediyor ve çok daha fazla yemek tüketiyor. Birçok vakit obezite estetik bir sorun olarak görünse de, ardında yarattığı önemli sağlıksal tahribatlar bulunuyor. Dikkate alınmayan obezitenin çok önemli sıhhat sorunlarına hatta ölümlere yol açtığını söyleyen Avrasya Hastanesi Genel Cerrahi Uzmanı Op. Dr. A. Kerim Özakay, geç kalınmadan obezite tedavisine başlanması gerektiğini vurguladı.
Obezite kronik bir hastalıktır
Kişinin bedenindeki yağ oranının olağanın üstünde olması, kişinin tedavi edilmesi gerekecek kadar şişman olması durumuna obezite denir. Dünya üzerinde kronik bir hastalık haline gelen obezitenin tedavisinde cerrahi usuller yaygın olarak uygulanmaktadır.
Obezite cerrahisinde, operasyon sonrası beslenme biçimine dikkat edilmeli
Obezite cerrahisi ise obez hastaların kilo vermelerini kolaylaştırmak emeliyle besin alımı ve besin emilimini azaltmasını sağlayacak sindirim sistemine yapılan müdahalelerdir. Obezite cerrahisinin sonuçlarının kalıcı bir sonuç göstermesi için kişinin ruhsal olarak hazır olması, geçirdiği ameliyatın ehemmiyetinin farkında olması, operasyon sonrasında beslenme biçimine ve antrenman programlarına devam etmesi gerekir. Her ne kadar obezite cerrahisi uygulanan hastalar süratle kilo verse de bu muvaffakiyetin sürdürülebilir olması için kişinin belirli hayat standartlarını kalıcı hale getirmesi değerlidir.
Bu kriterleri taşımıyorsanız, obezite cerrahisi için uygun değilsiniz…
Kilo sorunu yaşayan herkes, obezite cerrahisi için uygun değildir. Değerli bir operasyon olan obezite cerrahisi belirli kriterleri taşıyan şahıslara uygulanabilir. Bunlar;
- 18- 65 yaş ortasındaki bireyler,
- Vücut kitle endeksi 40’ın üzerinde olan şahıslar,
- Obeziteden doğan kalp, diyabet, yüksek kolesterol ve uyku apnesi üzere hastalıkları olan şahıslar,
- Hormonları ile ilgili sorunu olmayan bireyler,
- Uyuşturucu ve alkol sorunu olmayan bireyler,
- Uzun müddettir diyet yapmasına karşın obeziteden kurtulamayanlar.
Vücut kitle endeksinin normali nedir?
Vücut tartısının, uzunluk uzunluğunun karesine bölünmesi sonucu çıkan kıymete beden kitle endeksi denir. Şayet bir kişinin beden kitle endeksi 18 ve altındaysa zayıf, 18,5 – 24,9 ise olağan, 25 -29,9 ise kilolu, 30-39,9 ortasındaysa obez, 40 ve üzerindeyse morbid obez olarak kabul edilir. Bu doğrultuda bir kişinin beden kitle endeksi 25’in üzerine çıktıysa kesinlikle hayatına, sıhhatine ve beslenme formuna çeki nizam vermesi gerektiği bildirisini almalıdır. Burada değerli olan ülkü kiloyu koruyabilmektir.
Duygularınız midenizi denetim ediyor olabilir
Obeziteyi var eden nedenler tam olarak bilinmese de hislerin insanların yeme alışkanlıkları üzerindeki tesirleri vardır. Örneğin birçok kişi, üzgünken, sinirliyken yahut ağır gerilim altındayken rahatlama yolunu yemek yemede buluyor. Duygusal beslenme olarak nitelendirilen bu durum karşısında kişi kendini buzdolabının başında bulabiliyor. Her ne kadar anlık bir durum üzere dursa da vakitle bu kaçamaklar bir yeme alışkanlığına en sonda da obeziteye dönüşebilir.
Tedavisi süreci
Cerrahi müdahaleye karar vermeden evvel hastanın beslenme ve diyet uzmanlarıyla birlikte kilo vermiş olmayı denemiş olması gerekir. Hasta, diyetisyen denetiminde yapılan diyetler, teklifler ve tedavilere karşın kilo veremiyor yahut verdiği kiloları yine alıyorsa obezite cerrahisi kaçınılmazdır.
Obezite tedavisi ne kişinin ne de bir hekimin tek başına karar verebileceği bir süreçtir. Bu devirde hekim, diyetisyen, fizyoterapist ve psikolog birlikte vazife alır. Bunun sebebi obezitenin ortaya çıkmasında birçok farklı faktörün tesirli olmasıdır. Uygulanan cerrahi tedavi prosedürleri aşağıdaki üzeredir;
Sleeve Gastrektomi
Tüp mide ameliyatı olarak bilinen bu prosedürde midenin aşikâr bir kısmı cerrahi olarak çıkarılır ve geriye tüp halinde bir mide bırakılır. Ameliyattan sonra küçük hacimlerde alınan yiyecekler hastada doygunluk hissi yaratır ve bir müddet sonra bu tokluk, iştah kaybına dönüşür. Ayrıyeten midenin açlık hormonu salgılayan kısmı de çıkarıldığı için hastada açlık hissinde azalma oluşur. Epeyce kolay bir operasyon olan bu metotta, komplikasyon oranları epey düşüktür. Ameliyattan sonraki birkaç yıl içinde kilo fazlasının 60 – 70’inin kaybedilmesi beklenir.
Gastrik By-Pass;
Mide ile ince barsağın aşağı kısımlarının ağızlaştırılarak besinin emilimini en aza indirgeye çeşitli Bypass uygulamaları yapılmaktadır. Cerrahi sonrası uzun devirde kilo alımı olursa şahsa uygun gastrik baypass cerrahi tiplerini uygulamak da mümkün. Operasyonun yararları beden yükünüzün kıymetli bir kısmının kaybı ile birlikte, birinci bir iki yılda ortaya çıkıyor. Kilo kaybedildikçe yüksek kolesterol, yüksek tansiyon ve diyabet üzere şişmanlıkla bağlı sıhhat sorunları kaybolmaya yahut en azından düzelmeye başlıyor.Bu sayede, hastaların tamamına yakını aldıkları pek çok ilacı büsbütün bırakır yahut en azından dozunu azaltırlar. Zayıflamaya bağlı olarak emosyonel durumda da bariz düzelme görülür, toplumsal ve cinsel hayattaki düzelmeler bunu takip eder.
Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı
