Dünyanın en büyük yiyecek ve içecek şirketlerinden PepsiCo, kullandığından daha fazla suyu tabiata geri kazandırma amacıyla, 2030 yılına kadar ‘Net Su Pozitif’ şirket olma taahhüdünü açıkladı. Böylelikle PepsiCo, yüksek riskli havzalarda faaliyet gösteren ve suyu en verimli kullanan yiyecek içecek üreticileri ortasında yerini alacak.
Dünyanın önde gelen yiyecek ve içecek şirketlerinden PepsiCo, çevresel sürdürülebilirlik maksatlarına bir yenisini daha ekledi. 2030 yılına kadar, mutlak su kullanımı azaltmasının yanı sıra yüksek riskli bölgelerde kullanılan suyun 100’ünden daha fazlasını tabiata geri kazandırmayı taahhüt ederek, ‘net su pozitif’ şirket olmayı hedefleyen PepsiCo, bu yaklaşımla dünyada suyu en verimli kullanan yiyecek içecek şirketlerinden biri olacak.
Tüm operasyonlarda su idaresi öncelikli madde
Dünyanın su konusunda harekete geçmesi için vaktin daraldığının altını çizen PepsiCo Sürdürülebilirlik Yöneticisi Jim Andrew, şunları söyledi: “Su yalnızca besin sistemimizin kritik bir bileşeni değil tıpkı vakitte temel bir insan hakkıdır. Dünya genelinde yaşanan inançlı ve pak su eksikliği, günümüz toplumunun karşı karşıya olduğu en acil meselelerden biridir. Su kıtlığı, iklim kriziyle direkt temaslıdır ve biz de PepsiCo olarak ‘net su pozitif’ şirket olmak için küresel bir eforun gerekli olduğuna inanıyoruz. Sadece dünyanın dört bir yanındaki insanların bu hayati kaynağa erişmesini sağlamaya değil birebir vakitte dünyanın her yerinde sürdürdüğümüz operasyonlarımızda su idaresine öncelik verdiğimizden emin olmaya odaklanıyoruz.”
11 milyar litreden fazla su kazanımı
Su kullanımını azaltmaya yönelik verimlilik çalışmaları, şirketin 1000’den fazla tesisini ve neredeyse yarısı yüksek riskli su havzalarında bulunan üçüncü taraf işletmeleri kapsayan, sınıfının en güzeli olan ya da su kullanım verimliliği konusunda küresel çapta kabul görmüş operasyonel standartların benimsenmesiyle gerçekleşecek. Sadece yüksek riskli havzalarda faaliyet gösteren tesislerindeki verimlilik standardını yükseltmek bile PepsiCo’nun bu alanlarda kullandığı su ölçüsünü 50 azaltacak ve yılda 11 milyar litreden fazla su kazanımı sağlayacak. PepsiCo ayrıyeten, faaliyet gösterdiği tüm yüksek su riskine sahip alanlarda 2025 yılına kadar Su İdaresi İttifakı Standardını (Alliance for Water Stewardship Standard) benimsemeyi hedefliyor.
“Hedef; 2030’a kadar 100 milyon kişinin inançlı suya erişimi”
PepsiCo’nun bütüncül “Net Su Pozitif” vizyonu ile amaçlarının ortasında 2030 yılına kadar 100 milyon kişinin inançlı suya erişimini sağlamak bulunuyor. Çevresel sürdürülebilirlik yaklaşımının yanı sıra dünya genelindeki dezavantajlı bölümlerin refahı için de çalışmalarını sürdüren PepsiCo, PepsiCo Vakfı aracılığıyla, uzun vadeli ortağı olan sivil toplum kuruluşu WaterAid ile Sahra Altı Afrika’daki ailelere inançlı su sağlamak için 1 milyon dolarlık yeni bir program başlatıyor. Yeni programla PepsiCo, 2006’dan bu yana 15 yılda 20’den fazla ülkeye ve 59 milyondan fazla beşere ulaşan, 53 milyon dolarlık bedeli aşan inançlı su erişimi teşebbüsünü büyütüyor. Su erişim noktalarının ve sanitasyon tesislerinin geleceği için finansman ve eğitim imkanları sağlayacak olan bu yatırım, birebir vakitte bayanları ve kız çocuklarını kendi topluluklarında su, sanitasyon ve hijyen savunucuları olmaya teşvik edecek.
Yeni program, dünya çapında COVID-19 Delta varyantının yayılması ve su ıstırabı çeken topluluklar için bunun özel bir risk oluşturması nedeniyle hassas bir vakitte başlatılıyor. Sahra Altı Afrika’dakiler üzere birçok topluluk, hastalıkları önlemek ve tedavi imkanları için su altyapısından yahut kaynağından mahrum bir halde. Örneğin, bu bölgelerdeki konutların yaklaşık 70’inde, aile bireylerinin ellerini sabun ve suyla yıkayabilecekleri bir yer bulunmuyor. Pandemiyle gayrette el yıkamanın ve dezenfekte etmenin değeri düşünüldüğünde, bu durum, COVID-19’daki ani artışlara karşı toplumu son derece kırılgan hale getiriyor. Bölgedeki aşılamanın yavaş ilerlemesi nedeniyle bu sorun daha da güç bir hal alıyor.
Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı
