Eski sistemle yeni jenerasyonu eğitemeyiz. Ezbere dayalı sistemin yerini düşünme ve yorumlama almalı… Açıklama Marmara Koleji Ortaokul Fen-Matematik Kısım Lideri Aysun Güneş’ten. Matematikte son yıllarda bilhassa LGS ve YKS’de düşen ortalamalar, “Matematik eğitiminde neyi yanlış yapıyoruz?” sorusunu gündeme taşıdı. Bu yıl her iki imtihanda da en çok zorlanılan test, matematik testiydi. Pekala, matematik ile ortayı nasıl düzeltiriz? Matematiğin adım adım yürünecek bir serüven olduğunu tabir eden Güneş’e nazaran öğrencilere küçük yaşta matematiksel düşünme marifeti kazandırmak kaide.
“MATEMATİK ADIM ADIM BİR SERÜVEN”
İnsanların hayatını kolaylaştıran pek çok hususta matematiğin yeri büyük. Tıp, mühendislik, toplumsal bilimler, iktisat, işletme üzere pek çok bilim matematiksel
yöntemlere dayanıyor. Pekala, biz matematiği nasıl öğretiyoruz, matematik neden hâlâ birtakım öğrencilerin endişeli düşü? Dr. Görkem İldaş’ın hazırlayıp sunduğu Yolun Başındayken programında tüm bu soruları yanıtlayan Güneş, öncelikle matematikle ilgili önyargılardan kurtulmak gerektiğini söyledi. “Çocukların matematiği yalnızca bir ders olarak görmemelerini öğretmeliyiz öncelikle. Matematiği günlük hayatta birçok alanda gördüğümüzü onlara fark ettirmemiz ve bunu küçük yaşlarda yapmamız lazım” diye konuşan Güneş’e nazaran matematik adım adım öğrenilecek bir serüven…
“MATEMATİKSEL DÜŞÜNME MAHARETİ KAZANDIRMALIYIZ”
“Daha isminin matematik olduğunu bilmeden erken yaşta çocuklarımıza sayı saymayı öğretiyoruz, ellerine verdiğimiz oyuncakları gruplamayı öğretiyoruz, örüntüler oluşturuyoruz” diye konuşan Güneş’e nazaran asıl yapılması gereken çocuklara matematiksel düşünme hüneri kazandırmak. Müfredatın yanı sıra faklı aktivite ve projelerle öğrenciyi öğrenme ortamını içine çekmenin değerini hatırlatan Güneş, manaya ve yorumlamanın artık ezbere dayalı sistemin yerine geçmesi gerektiğini söyledi ve ekledi: Eski sistemle, yeni jenerasyonu eğitemeyiz!
“YENİ JENERASYON SORULARDA YORUMLAMA MARİFETİ ÇOK ÖNEMLİ”
“Ezberleyerek asla ilerleyemeyiz. Ezberlediği vakit öğrenci o bilgiyi başına yerleştiremez, bilgiyi nereye koyacağını bilemez lakin ezberlemek yerine bilgiyi kullanırsa durum farklı olur” diye konuşan Güneş, son yıllarda LGS ve YKS’de yer alan yeni kuşak soruları işaret etti. “Özellikle son devirde öğrencilerin yeni kuşak soruları okuma, manaya ve yorumlama marifeti çok değerli. Evvel gerekli yerlerin altını çizerek dikkatlice okumamız ve elimizde olanın tahlilini yapmamız gerekiyor” diyen Güneş, yeni jenerasyon soruların günlük hayatla alakalı sorular olduğunun altını çizdi.
“SORULARLA KONUŞUN!”
“Biz okulumuzda sorularla konuşuyoruz. Diyoruz ki bizim elimizde ne var? Münasebetiyle evvel elimizdeki datalara bakmalıyız. Zira günümüzü ve geleceğimizi artık bilgi toplama şekillendiriyor. Toplanan o datalardan yapay zekâya geçiliyor. O yüzden evvel elimizdeki datalara bakmamız lazım. Bu bilgilerden yola çıkarak ne isteniyor o ilişkiyi nasıl kurmamız lazım?” diye konuşan Güneş, Marmara Eğitim Kurumlarında bu bahse çok ehemmiyet verildiğini söyledi ve ekledi: Bu bizim kendi matematik lisanımız. Sorularla konuşmak çok değerlidir, istikamet bulmamızı sağlar. Öğrencilerimizle birlikte soru üzerine düşünüyoruz. O soru ile ilgili gerekirse bir modelleme yapıyoruz, diyagram çiziyoruz…
MATEMATİK HER YERDE
Matematiğin cihanın ve bilimlerin lisanı olduğunu ve matematiğin her mesleğin içinde var olduğunu tabir eden Güneş kelamlarına şöyle devam etti: Matematik hayatımızın içinde her alanda. Günlük hayatta sorun çözme, sorunlara tahlil bulma gibi… Bilimlerin lisanı de matematik. “Bilimsel araştırmalar dediğimizde o araştırmalarda toplanan bilgilerin tahlil edilmesi gerekiyor. Tahliller nelerle yapılıyor, grafiklerle… Burada grafik okuma devreye giriyor. Biz, izlediğimiz programlarda grafiklere bakıyor, yorumlar yapıyoruz. O nedenle
Matematik yalnızca ders değil hayatın tam içinde” diye konuşan Güneş, hayatı manalandırmak için matematiğin bir araç olduğunu da kelamlarına ekledi.
Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı
