Danıştay kararıyla sıhhat çalışanlarına verilen artırımlı nöbet fiyatı, karanın bozulmasıyla sağlıkçılardan geri isteniyor. Geçmişe yönelik ödenen nöbet fiyatlarına dair ödeme buyruğu alan sıhhat çalışanları 3 bin ila 8 bin liraya varan geri ödemelerle karşılaşıyor. Sıhhat Hizmetleri Sendikası (SAHİM-SEN) Genel Lideri Hasret Akarken Danıştay’da süren davanın müdahili olmak için başvurduklarını belirterek, “Sağlık çalışanlarının canını dişine takarak kazandığı artırımlı nöbet fiyatlarının geri istenmesi içinde bulunduğumuz durumu en âlâ halde özetliyor. Misyonunu ifa eden sağlıkçıların haklarına göz diken bu karara karşı duruyoruz. Takipçisiyiz” sözlerini kullandı.
Danıştay 12. Dairesi’nin 2019 yılında aldığı 2960 sayılı karara nazaran ‘nöbet ücretleri’ diyaliz, ameliyathane, ağır bakım, acil servis ve 112 acil sıhhat hizmetlerinde çalışan sıhhat çalışanları için yüzde 50 oranında arttırılmıştı. Kararının bozulmasıyla sıhhat çalışanlarından ‘artırımlı nöbet ücretleri’ geri istenmeye başlandı. Tartışmalı karara imza atan Danıştay 12. Dairesi’nin kararı Sıhhat Bakanlığı tarafından temyiz mahkemesine götürüldü.
KARAR BEKLENMEDEN GERİ ÖDEME SÜREÇLERİ BAŞLATILDI
Danıştay kararının şimdi kesinleşmemesine karşın, artırımlı nöbet fiyatlarının geri alınması için hastanelerde ‘Başhekim’ imzalı geri ödeme evrakları sıhhat çalışanlarıyla paylaşılmaya başlandı. Ödemenin hukuksal münasebetinin ortadan kalkmasına karşın geri ödemeler için kararın nihaileşmesinin beklenmesi gerektiğini vurgulayan SAHİMSEN Genel Lideri Hasret Akarken, “Temyize götürülen ve şimdi kesinleşmeyen bir kararın acilen uygulamaya konulması, koronavirüs salgınıyla uğraşta en ön safta bulunan sıhhat çalışanlarının azmini bir defa daha kırdı. Bizler canımızı dişimize takarak toplum sıhhati için uğraş ederken, kazanılmış haklarımızın ‘yangından mal kaçırırmışçasına’ geri istenmesi ve bunun bir anda yapılması üstelik maaşlarından yüksek ödemeler istenmesi pek çok sağlıkçıyı mağdur duruma soktu. Bu hukuksuzluğun karşısındayız. Davanın takipçisi olacağız!” diye konuştu.
“YETKİ VE SORUMLULUK SIHHAT BAKANLIĞI’NDA”
Danıştay kararında bahsi geçen diyaliz, ameliyathane, ağır bakım, acil servis ve 112 acil sıhhat hizmetlerinin Sıhhat Bakanlığı yetkisi ve sorumluluğu altında olduğu belirten Hasret Akarken, “11.05.2000 tarihli ve 24046 sayılı ACİL SIHHAT HİZMETLERİ YÖNETMELİĞİ kapsamında hizmetlerin yürütülmesi ile ilgili hususta ‘Yataklı Tedavi Kuruluşları Bünyesinde Yer Alan Acil Servisler Unsur 15- Acil servislerde kaliteli ve itinalı hizmet sunumunun sağlanması için; ‘Bu üniteler fizikî altyapı, insan gücü, tıbbî aygıt, donanım, gerekli ilaç, serum, sarf materyali ve ambulans hizmetleri tarafından hiçbir aksaklığa meydan verilmeyecek ve hizmetin 24 saat kesintisiz sunulmasını sağlayacak halde yapılandırılır. Hastane acil servisi için tertip planı yazılı olarak hazırlanır ve acil servisin faaliyetleri bu yazılı plan çerçevesinde yürütülür. Acil servislerin gereç, işçi, hizmet kıstasları, fizikî kuralları ve öbür konular Bakanlıkça belirlenir’ tabirleri yer alıyor. Oysa Sıhhat Bakanlığı yıllardır mesai saati dışında acil servise gelen hastaların tetkiklerini yapan laboratuvar ve röntgen ünitelerine birçok hastanede Acil Servis içinde yer ayırmayıp birden fazla laboratuvar ve röntgen ünitesi mesai saatinde hizmet verdiği yerde gece acile gelen hastalara hizmet vermeye devam etti. Yönetmelikte kendisine verilmiş olan tertip, işçi istihdamı ve işleyişe ait sorumluluklarını yerine getirmeyerek acil serviste radyoloji ve laboratuvar ünitelerini oluşturmayıp, akabinde da bu ünitede çalıştırdığı işçinin artırımlı fiyata hak kazandığına ait yargı kararına karşı temyiz yoluna gidip haksız ve adaletsiz bir karar oluşumunu sağlayan Sıhhat Bakanlığı’nın tavrı hak, adalet, hakkaniyet ve insafla izah edemeyiz” formunda konuştu.
“HUKUKSUZLUĞUN PEŞİNİ BIRAKMAYACAĞIZ”
Danıştay’ın tartışmalı kararının takipçisi olduklarını ve türel sürece müdahil olarak katılmak için müracaat yaptıklarını vurgulayan SAHİMSEN Genel Lideri Hasret Akarken, “Sağlık kurum çalışanlarının ebediyen yanındayız. Böylesine büyük bir hukuksuzluk karşısında bir ortada duracağız, birlikte çaba edeceğiz. Umarız verilen kararın yarattığı hukuksuzluğun boyutu anlaşılır ve ziyandan dönülür” diyerek kelamlarını sonlandırdı.
Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı
