Sürdürülebilirliği iş yapış modelinin merkezine alan Kuvvetli Güç, 7’nci Sürdürülebilirlik Raporu’nu yayınladı. Güç kesiminde karbon ve su ayak izini hesaplayan birinci şirket olan Güçlü Enerji, 2009 yılından bu yana iki yılda bir yayınladığı sürdürülebilirlik faaliyetlerini önümüzdeki yıldan itibaren yönetimsel, ekonomik, çevresel ve toplumsal performanslarını içeren entegre bir model ile her yıl tertipli paylaşma kararı aldı. Güç bölümündeki serüvenine otoprodüktör olarak çeyrek asır evvel tek santral ile başlayan, bugün geldiği noktada Türkiye’deki santrallerinden sağladığı elektrik üretiminin 100’ünü yenilenebilir güçten sağlayan Güçlü Enerji, daha yeterli bir gelecek için insan odaklı ekosistemlere ve yenileyici iş modellerine yaptığı yatırımlarla bölümüne sürdürülebilirlik konusunda öncülük ediyor.
Sürdürülebilirlik stratejisi doğrultusunda, Türkiye’nin sürdürülebilir kalkınma amaçlarının kolaylaştırıcısı olmayı amaçlayan Güçlü Enerji, sürdürülebilirlik alanında gerçekleştirdiği faaliyetleri içeren 7’nci Sürdürülebilirlik Raporu’nu yayınladı. 2009 yılından bu yana iki yılda bir yayınladığı Sürdürülebilirlik Raporu’nu birinci kez yıllık olarak yayımlayan Şiddetli Enerji’nin, 2020 yılı çevresel, toplumsal, ekonomik ve yönetişimsel performansını kapsayan raporunda, şirketin iklim krizi ile gayret, karbon emisyonlarının azaltılması, kaynakların sürdürülebilir biçimde kullanılması, güç verimliliği ve güç arz güvenliği bahisleri çerçevesindeki tüm çalışmalarına ayrıntılı yer veriliyor.
Zorlu Güç UN Küresel Compact Üyesi
Birleşmiş Milletler Global Unsurlar Sözleşmesi’nin (United Nations Küresel Compact – UNGC) unsurlarını stratejisine ve siyasetlerine dâhil etmek ve gezegeni korumak maksadıyla Nisan 2020’de UNGC imzacısı olan Kuvvetli Güç, 2020 yılı Sürdürülebilirlik Raporu’nda Birleşmiş Milletler Global Unsurlar İlerleme Bildirimi’ni de birinci kere paydaşları ile paylaşmış oldu. Tıpkı vakitte Rapor, Birleşmiş Milletler Sürdürülebilir Kalkınma Hedeflerini içerecek formda oluşturulmuştur. 2020 yılında tekrar ele aldığı sürdürülebilirlik ve ESG stratejisi ile aksiyon planlarını ve geleceğe yönelik stratejilerini gözden geçiren Şiddetli Güç, ‘Onarıcı Operasyonlar ve Paha Zinciri’ ile ‘İnsan ve Kültür”, ve “Etki Odaklı Büyüme” temel alanlarını, şirketin paha yaratma alanları olarak tanımlıyor.
Sürdürülebilirlik Raporu bağımsız kuruluşlar tarafından doğrulandı.
Zorlu Güç 2020 yılı Sürdürülebilirlik Raporu, yurtiçindeki tüm operasyonlarımızı kapsayacak halde genişletilerek, kesiminde birinci olarak denetlenerek AA 1000 SES Standardı ve ISEA 3000 Standartlarına uygunluğu KPMG tarafından doğrulandı.
‘Enerji kesiminin ve kesimdeki kritik rolümüzün farkındayız.’’
Geleceğin güç şirketi olma vizyonuyla yatırımlarını aralıksız olarak sürdürdüklerini tabir eden Zorlu Güç Dal Lideri Sinan Ak, gaye ve stratejilerini Güçlü Holding ve tüm şirketlerini kapsayan Akıllı Hayat 2030 vizyonu doğrultusunda belirlediklerini, sürdürülebilirlik stratejilerini gelecek odaklı gelişim amaçlarına ve değişen gereksinimlerine nazaran tekrar ele aldıklarını söz ederek şunları söyledi: “Yeni dünyada çevresel şuur ve farkındalık artarken biz de çevresel etkimizi şeffaf biçimde paydaşlarımızla paylaşıyoruz. Faaliyet gösterdiğimiz güç kesimine sürdürülebilirlik konusunda da öncülük etme maksadımız doğrultusunda çalışmalarımızda çevresel, ekonomik ve toplumsal boyutlara odaklanarak; iklim krizi ile gayret, karbon emisyonlarının azaltılması, kaynakların sürdürülebilir halde kullanılması, güç verimliliği ve güç arz güvenliği üzere hususları ele alıyoruz. Bu anlayışla yenilenebilir kaynaklara dayalı bir güç ekosistemi yaratmak için var gücümüzle çalışmalıyız. Bilhassa jeotermal güç alanında yaptığımız yatırımlarla bugün, Kuvvetli Enerji’nin Türkiye’deki elektrik üretiminin 100’ünü pak güçten sağlıyoruz. Jeotermal güç alanında Türkiye’nin en büyük oyuncusuyuz. Bununla birlikte Türkiye’nin güneş gücü potansiyeline de inanıyor ve bu bahiste da çalışmalarımızı sürüyoruz. Yenilenebilir kaynaklara dayalı bir güç ekosistemi yaratmak için faaliyetlerimizi şekillendiriyoruz.”
“Karbon salımını kaynağında kesecek tahlillere ve yatırımlara odaklanıyoruz”
Karbon salımını azaltma konusunda yenilenebilir gücün çok büyük bir hissesi olduğuna fakat tek başına kâfi olmadığına dikkat çeken Sinan Ak, karbon salımını kaynağından kesecek yatırımlara odaklandıklarına, elektrifikasyon, dijitalizasyon, otomasyon ve dekarbonizasyon odaklı iş yapış biçimini benimsediklerini belirterek kelamlarını şöyle sürdürdü:
“Tüm faaliyet ve yatırımlarımızı, doğal varlıkların korunmasını ve çevresel etkilerimizin azaltılmasını önceliklendiren ‘Çevre Politikamız’ çerçevesinde yürütüyoruz. Ortaya koyduğumuz vizyon doğrultusunda 2017 yılında kurduğumuz Akıllı Sistemler Departmanımız aracılığıyla ülkemizde son teknolojiyi kullanmak üzere gerçekleştirdiğimiz yatırımlarla elektrikli araçlar başta olmak üzere dijitalleşme, Ar-Ge ve inovasyon alanlarındaki çalışmalarımıza sürat kesmeden devam ediyoruz. Günümüzde yıkarken yaratabilen atakların güç kesiminde üst seviye bir teknoloji ve dijitalleşme tecrübesi ile sağlanacağını düşünüyoruz. Bu nedenle de şirket içinde takımlarımızı bu tarafta kurmaya ve geliştirmeye devam ediyoruz. Kentlerde karbon salımının önüne geçilmesi için kıymetli bir adım da elektirifikasyon. Tüm dünyanın ana gündem hususlarından biri olmaya başlayan elektrikli araç ekosistemine yönelik önemli yatırımlar gerçekleştiriyoruz. Bugün prestijiyle Türkiye genelindeki yaklaşık 3.000 civarındaki elektrikli araca pazar önderi olarak 1.000’den fazla soketle hizmet veriyoruz. 2021 yatırımlarımızla ZES elektrikli araç şarj istasyonu ağımızı 81 vilayetimizin tamamına da yaymış bulunuyoruz. Bunun yanı sıra karbon salımının azaltılmasına yönelik milletlerarası Ar-Ge projelerine dahil olarak kolektif tahlilin bir modülü olmak üzere takımlarımızla çalışıyoruz. Avrupa’nın farklı yerlerinde elektrikli araç kullanımına ait bu vakte kadar elde edilen tecrübeyi birleştirmek ve bu deneyimle elektrikli araçlar ve bu araçlara dair teknolojiler geliştirilmesi için geliştirilen eCharge4Drivers projesinde 12 farklı AB ülkesi ile birlikte çalışıyoruz. Öteki yandan karbon salımını kaynağında denetim altına almak ismine jeotermal alanlarda yürütülen GECO projesinin ortaklarından biri olarak AB’den proje kapsamında hibe dayanağı almış bulunuyoruz. Farklı alanlarda EPDK, TÜBİTAK ve Avrupa Birliği Horizon 2020 çerçeve programı kapsamında desteklenen yaklaşık 20 adet projenin uygulayıcısı olmaktan ötürü memnunuz ”
“Sürdürülebilir bir gelecek için toplumsal cinsiyet eşitliği sağlama konusunda çalışıyoruz”
Toplumsal Cinsiyet Eşitliği alanında da proaktif davrandıklarını hatırlatan Sinan Ak, ”Birleşmiş Milletler Sürdürülebilir Kalkınma Hedefleri ortasında yer alan ‘’Toplumsal cinsiyet eşitliğinin sağlanması ve eşitsizliklerin azaltılmasına’’ yönelik çalışmalar yürütüyoruz. Bu bahiste ayakları yere sağlam basan tahliller üretilmediği sürece sürdürülebilir bir gelecek inşa edemeyeceğimizin farkındayız. 2019 yılında hayata geçirdiğimiz ‘’Eşit Bi’Hayat Programı’’ kapsamında, bayanların iş gücüne iştirak oranının artırılması, fırsat eşitliğinin kurum siyaseti haline getirilmesi ve üst idarede bayan temsiliyetinin artırılması ismine çalışmalarımıza devam ediyoruz” dedi.
Dünyanın çevresel ve toplumsal meselelerine yatırım 10 milyon TL
Sürdürülebilirliği iş yapış modelinin merkezine alan Şiddetli Güç, çalışanları ve öbür paydaşları ile bir arada dünyanın temel problemlerine yönelik tahlillere katkıda bulunmak ve çevresel ve toplumsal alanlardaki tüm riskleri daha yeterli yönetmek hedefiyle tekrar ele aldığı sürdürülebilirlik stratejisi ile 2030 yılına kadar ürettiği gücün tamamının yenilenebilir kaynaklardan olmasını, biyoçeşitliliğin korunması ve uygunlaştırılması için 10 milyon TL yatırım yapmayı, 2040 yılına kadar ise tüm bedel zincirinin karbon nötr hale gelmesi için çalışmalar yürütüp uzun vadeli müspet paha yaratmayı hedefliyor.
Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı
