Türkiye’nin dört bir yanındaki patateslerle, itinayla üretilen Lay’s, ziraî sürdürülebilirlik konusunda değerli adımlar atmaya devam ediyor. PepsiCo Türkiye çatısı altında yürütülen ziraî faaliyetlerle Lay’s, mahallî üretimi desteklerken; çiftçilere, tedarikçilere ve Türkiye iktisadına de katkı sağlıyor. Hayata geçirilen ziraî uygulamalarla, çiftçilere pek çok alanda verimlilik artışı sağlanıyor.
Dünyanın en büyük yiyecek ve içecek şirketlerinden PepsiCo’nun, en sevilen atıştırmalıklarından Lay’s, lezzetiyle olduğu kadar Türkiye topraklarında hayata geçirdiği ziraî sürdürülebilirlik uygulamalarıyla da katma kıymet yaratıyor. Türkiye’nin dört bir yanındaki patateslerle, itinayla üretilen Lay’s, bu topraklara, çiftçilere ve tabiata katkı sunuyor. Bu yolla mahallî üretimin devamlılığını sağlarken bir taraftan da üretimi destekleyen Lay’s, daha az kaynak tüketimiyle daha fazla randıman sağlamanın mümkün olduğunu gösteriyor.
Cipslik patates üretiminin 60’ı PepsiCo’dan
Lay’s tüketiciye en iyiyi sunmayı amaçlarken; etrafa, çiftçilere ve tedarikçilere yatırım yapmayı sürdürüyor. PepsiCo Türkiye Yiyecek Kategorisi Pazarlama Yöneticisi Osman Dilber, “Lay’s olarak, tüketicilerimize en düzgün eseri sunabilmek ismine en kaliteli hammaddeye ulaşmak ve etrafa karşı olan sorumluluğumuzu en üst seviyede yerine getirmek için birlikte çalıştığımız çiftçilere ve tedarikçilere yatırım yapıyoruz; ziraî sürdürülebilirlik konusundaki çalışmalarımıza sürat kesmeden devam ediyoruz. PepsiCo olarak, dünyanın en büyük tarım işletmelerinden biriyiz. Ülkemizde binlerce çiftçiyle, 22 kentte, 4.000 hektar alanda Türkiye’deki cipslik patates üretiminin yüzde 60’ını gerçekleştiriyoruz. İtinayla yetiştirilen patateslerimizden üretilen eserlerimizin eşsiz lezzetinin sırrı da bu mahallî üretimimizden kaynaklanıyor. Biz Lay’s olarak mahallî üretimin kıymetinin ve gerekliliğinin farkındayız. Ülkemizin patateslerini, patates üretimini muhafazaya ve geliştirmeye de kararlıyız’’ diye konuştu.
Türkiye operasyonu, küresele örnek oluyor
PepsiCo’nun, Türkiye’nin en büyük sanayi cipslik patates üreticisi pozisyonunda olduğunu belirten Osman Dilber, kelamlarını şöyle sürdürdü: “Dünyanın en büyük tarım işletmelerinden biri olmanın sorumluluğuyla uzun yıllardır tüm ekosistemin sürdürülebilir olması ismine çalışmalarımızı sürdürüyor; gerçekleştirdiğimiz projelerle etraf şuurunun artırılmasına öncülük ediyoruz. Türkiye’de ortaya koyduğumuz güçlü tarım tertibimiz ile ziraî sürdürülebilirlik alanında öteki PepsiCo ülkelerine örnek olan projeler geliştiriyoruz. Tarımda teknolojiyi kullanarak, her yıl su kullanımı, CO2 salımı ve depo fire amaçlarımızı bir evvelki yıla nazaran düşürerek ilerliyoruz. Su tüketimimizi 2015 yılına kıyasla 13 daha verimli kullanıyoruz. PepsiCo olarak 2030 yılına kadar, çiftçilerle yakın iş birliği içinde çalışarak yenileyici tarım uygulamalarını neredeyse şirketin bugünkü ziraî ayak izine eşit olacak 28,3 milyon dönümden fazla alana yaymayı bu sayede de 3 milyon tondan fazla sera gazı salınımını azaltmayı hedefliyoruz.’’
Çiftçilere ve eser verimliliğine destek
PepsiCo, Türkiye topraklarında direkt ve dolaylı olarak 40 binden fazla çiftçiye istihdam sağlıyor. Kontratlı tarım uygulaması sayesinde çiftçilerin en büyük sorunu olan satış riskini ortadan kaldıran PepsiCo Türkiye, Sürdürülebilir Tarım Teşebbüsü projesiyle de birlikte çalıştığı çiftçilerin etrafa hassas tarım usulleri kullanmalarının, eser verimliliğinin artmasının ve çiftçilerin hayat şartlarının güzelleşmesinin teşvikine ve insan haklarına hürmet gösterilmesine ağırlaşıyor. Bu kapsamda PepsiCo, 2015 yılına kıyasla eser verimliliğini 34 artırdı. Tarlalarda kullanılan tüm gübre ve ilaç atıklarını toplayan PepsiCo, bu yaklaşımla etrafın kirlenmesini de engelliyor.
PepsiCo’nun hayata geçirdiği uygulamaların yanı sıra geleceği de inşa ettiğini belirten PepsiCo Türkiye Agro Müdürü Ahmet Bozdoğan ise, “Bu manada 2030 yılına kadar, bayanların ekonomik olarak güçlendirilmesi de dahil olmak üzere, ziraî tedarik zincirimizdeki ve topluluklarındaki 250.000’den fazla insanın geçim kaynaklarını güzelleştirmeyi hedefliyoruz. Çiftçilerimize ziraî üretimin ana girdileri olan tohum, ilaç ve gübre takviyesini birebir olarak sağlıyor, ziraî sulamada kullanılan elektrik üzere maliyetler için nakdi takviye sağlıyoruz. Çiftçilerimiz, öteki nakit gereksinimleri yahut makine satın alımlarında kullanmak üzere bankalardan kredi almak için PepsiCo kontratlarını teminat olarak kullanabiliyor. Müspet Tarım stratejimiz doğrultusunda önümüzdeki devirde sürdürülebilir ve yenileyici tarım çalışmalarımızı daha da ölçeklendirerek geliştirmeyi sürdüreceğiz’’ dedi.
Naturalis ile 40 daha az kimyasal
Toprağı koruyarak beslemenin de PepsiCo’nun sürdürülebilir tarım alanındaki öncelikli mevzuları ortasında yer aldığının altını çizen Ahmet Bozdoğan, kelamlarına şöyle devam etti: “Organik bazlı gübre kullanımı bu alanda çok tesirli. Biz de bu noktada yiyecek fabrikalarımızda oluşan organik atıklardan evvel biyogaz, ardından de çıkan posayı minerallerle zenginleştirerek kendi organomineral gübremiz Naturalis’i üretiyoruz. Yani Naturalis gübremiz, cips üretiminde kullandığımız patateslerin organik atıklarından üretiliyor. Organik atıklarımızdan toprağa mineraller geçiyor, böylelikle bu eser patates yetiştirmek için kullanılabiliyor. Klâsik bir gübreye kıyasla Naturalis, 40 daha az kimyasal içeriyor ve organik içeriğin yanı sıra besin de sağladığı için toprakta tesirli sonuçlar veriyor. Birinci olarak ülkemizde uyguladığımız bunun üzere güzel örnekleri İngiltere başta olmak farklı ülkelerdeki şirketlerimize de ihraç ediyoruz.’’
Daha az kaynakla daha fazla verim
Lay’s ile özdeşleşen, marka elçisi Demet Evgar ise, “Lay’s benim en sevdiğim atıştırmalıkların başında yer alıyordu. Bu manada da sevdiğim bir lezzetin marka yüzü olmak benim için çok keyifli… Lay’s paketi elimize gelene kadar gerçekleşen süreçleri daha da yakından tanıma fırsatı buldum. Lay’s’in bu topraklara, tabiata ve çiftçilerimize sağladığı katma değer epey kıymetli. Lay’s’in eşsiz lezzetinin sırrı olan bu lokal üretim ve markamızın bunu destekleyecek tüm faaliyetleri yerine getirmesinden çok memnunum. Yalnızca çiftçiye alım garantisi vermek değil; birebir vakitte tohumundan sulamasına kadar en ince ayrıntılarda bile yanında olmalarını manalı ve kıymetli buluyorum. Çevresel sürdürülebilirlik hem bizim topraklarımız hem de dünya için olmazsa olmaz. Daha az kaynak tüketimiyle daha fazla randıman sağlamak mümkün. Bu teknoloji ve yeni yollar deneyerek gerçekleşiyor. Yalnızca ülkemiz için değil, gezegenimiz için kıymetli fonksiyonu yerine getiren PepsiCo ailesinin bir kesimi olduğum için çok mutluyum’’ diye konuştu.
Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı
