İnsan sıhhati üzerindeki tesirleri pek çok çalışma ile kanıtlanmış olan çilek, C vitamini başta olmak üzere birçok vitamin ve mineral bakımından epey güçlü bir meyve. Akdeniz diyetinde de önerilen çileğin bilhassa mevsiminde tüketilmesi gerekiyor. Liv Hospital Beslenme ve Diyetetik Uzmanı Diyetisyen Semih Üresin çileğin bilinmeyen 5 mucizesini paylaştı.
1 – Enfeksiyonlara Karşı Korur
Çilek, Covid-19 ile uğraşımızın de sürdüğü bu devirde içeriğindeki polifenoller ile virüsleri baskılayıcı tesir yaparak birçok enfeksiyonel hastalıktan korunmamıza yardımcı oluyor. Yalnızca virüs değil; bakteriler, maya ve mantarlar üzerinde de tesir gösteriyor. Ayrıyeten antioksidan tesiri bulunan çilek, bağışıklığımızın güçlenmesi için de tesirli bir besindir.
2 – Zayıflamaya Yardımcı Olur
Meyveler ve sebzeler, yağ dokusu büyümesini baskılama kapasiteleri nedeniyle yağlanmaya karşı kollayıcıdırlar. Birebir vakitte beden tartısı idaresi ve formun korunması için de yararlı bir araç olarak kabul edilirler. Porsiyon denetimine dikkat ederek tüketimi sağlandığında kilo denetiminde değerli rol oynayan çileğin bir porsiyonunda ise orta uzunluk 12 çilek olması kâfi oluyor.
3 – Diyabet Gelişimini Önler
Çilek, karbonhidrat içeren bir öğünün akabinde şekerin sindirimini yavaşlatıyor. Buna ek olarak şeker ve insülin artışlarını da azaltıyor. Bu da kan şekerinin daha istikrarlı olmasını sağlıyor ve tip 2 diyabetin önlenmesinde yardımcı oluyor.
4 – Kansere Karşı Korur
Yapılan çalışmalar çilek tüketiminin antioksidan tesiri gösterdiğini ve kansere karşı müdafaa sağladığını gösterdi. Çilek, hücrelere ziyan veren hür radikallerin temizlenmesi, DNA hasarının önlenmesi, kanser hücrelerinin büyümesinin ve çoğalmasının engellenmesi üzere birçok faktörde tesirli rol oynuyor.
5 – Kalp Damar Hastalıklarını Önler
Kalp damar hastalıklarına bağlı vefatlar dünya çapında en sık görülen vefat nedenidir. Tip 2 diyabet, yüksek kan basıncı, bozulmuş kan yağları profili üzere pek çok risk faktörü bulunuyor. Yapılan çalışmalar, çilekte bulunan fenolik bileşikler, antioksidanlar ve besin öğeleri ile bu risklerin azaldığını gösterdi.
Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı
