Seminerde teknoloji ve inovasyonun, insan kaynakları idaresine tesirleri ve Dijital Dönüşümün iş dünyasındaki yansımaları konuşuldu.
Aktiflik Çağla Şengöz Altas (Michael Page Turkiye – Kıdemli Müdür) moderatörlüğünde, Esra Eray (Vertiv IK Yöneticisi ),Özgür Oktan (TRLogic Kurucusu ),
Barış Coşkungönül (Criteo, Ajanslardan Sorumlu Yönetici ), Tayfun Eker (Sharpcake Kurucu ortak ) iştirakiyle gerçekleşti.
Etkinliğin açılış konuşmasında BCCT Lideri Chris Gaunt, OBE “Dijital Dönüşüme ayak uydurabilen iş tedarik zincirinin bir kesimi olarak sistemin içinde kalabiliyor. Bu dünya ile barışık olamayan çalışanların ve patronların sisteme ahengi her geçen gün zorlaşıyor, zira Dijital Dönüşüm kalıcı ve sürdürülebilir bir süreç olarak hayatımızın her köşesine çoktan yerleşti. İnsan Kaynakları uzmanları için iş müracaatlarında BT alanındaki marifetlere yatkınlık öncelikli tercih sebebi oluyor. “ sözünde bulundu.
Geçtiğimiz yıl COVID-19 sıhhat krizi, birçok şirket için dijital dönüşümün manasını ve gerisindeki zihniyeti değiştirdi. Bu son süreç içindeki çalışma sistemindeki değişimler kalıcı bir gerçeklik haline geldi. Ofiste çalışmaktan, dijital tahlillerle desteklenen uzaktan çalışmaya uzanan süratli dönüşüm sayesinde, birçok şirket, müşterilerle çalışmanın ve bağlantı kurmanın yeni yollarını keşfederken hizmetlerine aralıksız devam edebildi.
PageGroup tarafından İspanya, Portekiz, Türkiye, Polonya, Avusturya ve İsviçre’de 1.200’den fazla Yönetici Direktör, İK Yöneticisi ve CTO’nun yanıtlarına dayalı, Dijital Dönüşümün yeni rolleri üzerine gerçekleştirilen anketin bulguları ışığında panelistlerin etkinlikteki yorumlarıyla ortaya çıkan sonuçları Çağla Şengöz Altas şöyle özetledi;
Pandemi süreci ile birlikte iş yapma zihniyetinde değişim ve dönüşüm sürat kazandı. Beşerler çalışma hayatında yaptıkları iş ile ilgili sorumluluklarını ziyadesiyle hisseder oldu. Vakti makul kullanabilme yeteneği geliştirenlerin işi kolaylaştı. Makro idare mikro idareyle yer değiştirdi. Mesken ömrü içindeki iş hayatında, tahlil odaklı çalışma modeli kolaylık sağladı. Esnek çalışma hayatında öz disiplin ve öz sorumlulukla negatif etkenlerin üstesinden gelebilme yolları keşfedildi. İnsanların istem dışı olarak yaşadığı bu değişimle birlikte akıllı çalışma modelleri iş hayatının kalbine yerleşti ve sağladığı yarar ile kalıcı olmayı garantiledi.
Pandemi sonrasında da bu yollarla iş yapabilme imkanları pek çok şirket ve çalışan için şimdiden benimsendi. Bu sayede geleceğin iş modelinde yalnızca üretim alanında çalışanlar iş yerlerine gitmeye devam ederken, ofis ortamında çalışanlar tercihlerine nazaran uzaktan çalışma sistemine devam edebilecek.
“Önce İnsan” Modelli Çalışma
İnsani gereksinimlerin ön planda olduğunu çalışma modeline adapte olma sürecine geçildi. Yani çalışan bir annenin toplantı esnasında hem çocuğu ile ilgilenirken, hem de kapıya gelen postaya bakmak durumunda kalabilmesi üzere eskiye nazaran gerçek üstü görünümler olağanlaştı. Gerçek ömürden sanal yaşama geçiş hızlandı. Gereksinimlerde yüksek oranda online alışveriş tercih edilir oldu. Yeni gerçekler yeni roller ve yeni iş modelleri doğurdu. Davranış, beklenti ve alışkanlıklar değişime uğradı. Artık iş müracaatlarında, yer birliğine gerek kalmadan, ülkenin her yerinden ve hatta dünyanın pek çok ülkesinden çalışma imkanının kapıları açıldı. Bilhassa Bilgisayar Teknolojisi (BT) alanında çalışanlar esnek çalışma modeline çok daha kolay ahenk sağlıyor. Yeni olağan ile birlikte Dijital Dönüşüm kavramı hayatın her boyutunda çok daha yaygın olarak yer almaya başladı.
Dijital Dönüşüm Zihinsel Dönüşümle Yaygınlaştı
Dijital Dönüşümün aslında zihinsel dönüşümle başlayıp, muvaffakiyetinin insan odaklı olduğu bu süreçte daha net ortaya çıktı. Yıllardan beri aslında hayatımızda olan teknolojik donanımlar, son bir buçuk yıl içinde çok daha yaygın olarak kullanılmaya başladı. Bu alanda sürdürülebilir bir dönüşümden kelam edebilmek için yalnızca teknolojik kolaylıkları kullanabilme maharetinin kâfi olmadığı anlaşıldı. Dijital Dönüşüm, beşere ve zihniyet dönüşümüne bağlı, iş maksatları odaklı ve iş yapma kültürü içinde müşteri memnuniyetini merkeze alan bir formülle özetlendi.
Dijital Dönüşüm, pandemi üzere beklenmedik gelişmelerle, teknolojinin potansiyelini tahlil üretebilmek için kullanmasıyla sürat kazandı. İktisattaki gereksinimlerin artması sebebiyle bankacılık, fintech sistemleri, e-ticaret alanlarında insan odaklı kullanım yaygınlaştı. Müşterilerin tercih ettiği pazarlama platformlarına uyumlu, dijital dönüşümünde daha esnek fırsatlar sunuldu. Örneğin Bankalar bu düşünceli süreçte dijital dönüşüme eskiye oranlar çok daha süratli ahenk sağlamaya başladı.
Dijital Dönüşüm bir sonuç değil, bir süreç
Dijital Dönüşümün en temel bileşenleri, eser ve hizmet oluşturma, buna uygun iş modeli geliştirme, müşteri ile hakikat irtibat olarak özetlendi. Teknoloji, araştırma, geliştirme ve iş kültürü bütünlüğü içinde Dijital Dönüşümün bir sonuç değil, bir süreç olduğu vurgulandı. Bu süreçte teknik ve kreatif grubunun ahenk içinde olması ve her iki kümenin da âlâ bir idareyle ahengi yakalaması şartı muvaffakiyetin devamlılığına katkı sağlıyor. Dijital Dönüşümün sürat kazandığı son devirde bu dönüşüme ayak uydurabilecek iç motivasyonu güçlü, analitik düşünebilen, teknoloji bilgisine sahip yetenekli şahısların ise yeni rollerde iş bulmaları kolaylaşıyor.
Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı
