Uzaktan çalışma, COVID-19 salgını sırasında neredeyse tüm işletmeler için bir norm haline dönüştü. Araştırmalar çalışanların yüzde 89’unun pandemi sonrasında bile uzaktan çalışacaklarını düşündüğünü ortaya koyuyor. Uzaktan çalışmanın 2021’in sonunda yaklaşık yüzde 30’luk bir hisseye sahip olacağı öngörülüyor. Uzaktan çalışmaya uzaklıklı yaklaşan kurumlar bile artık stratejilerini çalışanların, daha büyük ölçekte meskenden oturum açmalarını sağlayacak biçimde kurgulamaya başladı. Uzaktan çalışmayla ilgili bu değişimler IT yatırımlarını ve satın alma tercihlerini de değiştiriyor.
Yenilikçi ve vizyoner eserler yaratan ve Bilişim Teknolojileri alanında gerçek bir fark yaratmaya çalışan Dynabook, müşterilerinin her türlü gereksiniminden doğan taleplere karşılık veriyor. Dynabook Türkiye İş Ünitesi Yöneticisi Ronald Ravel: “’Her yerde çalışan’ kavramı bizim için artık epeyce kritik. Büyük ölçüde değişen tüketici tercihleri pandeminin akışıyla birlikte uzaktan çalışma takviyelerinin de güçlendirilmesi gerektiğini ortaya koydu. Bizim vazifemiz, insanların nerede olurlarsa olsunlar üretken olmalarına yardımcı olmaktı, bu da uzun vadede BT departmanları için stratejik bir rol oluşturuyor. Eser kullanımı açısından hijyen, güvenilirlik ve hareketlilik suratını değerli bir kılavuz olarak ele alıyoruz. Dynabook olarak dünyanın en hafif 13,3 aygıtı olan Portégé X30L-G üzere eserlerin yanı sıra sanayinin değişen tercihlerini kucaklamak ve yönlendirmek için anti-bakteriyel kaplamaya sahip Satellite Pro C50 üzere eserler de tasarlıyoruz” dedi.
Siber salırıların yüzde 71’i KOBİ’lere
Ravel ayrıyeten, güvenlik telaşı sıkıntılarına ait de: “Pandemi, teknolojiyi benimsemeyi ve bunu avantaja çevirmeyi hızlandırdı, lakin siber güvenlik açıklarını ve firmaların bu dönüşümün tesirlerine yönelik hazırlıksızlığı da ortaya çıkardı. Bu durum da KOBİ’leri artık potansiyel risk altına sokuyor. Taşınabilir, bulut ve IoT aygıtlarının popülaritesinin artmasıyla, siber hatalıların bir kurumu ele geçirmesi daha da kolaylaştı. Siber atakların yüzde 71’i KOBİ’leri maksat alıyor ve bir hücum ortalama 35 bin dolar ziyana mal oluyor. Münasebetiyle bu teknolojiler firmalara birçok yarar sağlarken, işletmelerin iş yerine inançlı tahliller sunması ve çalışanları gelecekteki taarruzlardan müdafaası her zamankinden daha değerli hale geldi”.
Bu riskler için de hassas şirket bilgilerini teminat altına almak için birinci tahlil, üçüncü bir parti yerine kendi BIOS’unu oluşturan bir satıcı seçmek yahut alternatif olarak yüz yahut parmak izi tanıma ve donanım tabanlı kimlik bilgileri depolama özelliklerine sahip bir aygıt seçmektir. Öbür teknolojilerden biri de son kullanıcının bilgi süreç aygıtının mahallî depolamasının olmadığı sunucu tabanlı bir bilgi süreç tahlili olan sıfır istemci teknolojisidir ve azamî güvenliğe sahiptir. Bu, iş ortaklarına sadece bu istemcisiz tahlili satma konusunda inanç vermekle kalmaz, birebir vakitte tekrar eden gelir fırsatları ve ek yazılım lisansı satışlarına da imkan tanır.
‘Mobil Sıfır İstemci’ tahlili güvenlik ihlallerini engelliyor
Dynabook, bu taşınabilir çalışma çağında daha klasik sıfır istemcilerin masa tabanlı tabiatının üstesinden gelmeye yardımcı olan bir ‘Mobil Sıfır İstemci’ tahliline öncülük ediyor. Dynabook, güvenlik ihlallerinin ve siber hücumların üstesinden gelmek için sıfır istemcinin sağladığı gelişmiş güvenliği, çalışanlar nerede olursa olsun manisiz çalışma yeteneği ile bir ortaya getiriyor. İşletmeler için bu sistem, her bir aygıtın HDD’sinde yahut SSD’sinde bilgi saklama muhtaçlığını ortadan kaldırıyor, bunun yerine tüm fonksiyonları ve bilgileri inançlı bir sanal masaüstü altyapısı (VDI) aracılığıyla buluta getiriyor. Aygıtta hiçbir data depolanmadığından, şirket datalarının savunmasız kalması kıymetli ölçüde azaltılır, bir dizüstü bilgisayarın kaybolması yahut çalınması durumunda ortaya çıkan rastgele bir tehdit ortadan kaldırılıyor.
Mobil Sıfır İstemci’nin öteki kıymetli yararı ise BT altyapısı güncellemelerine entegre edildikten sonra, sunucu aracılığıyla otomatik olarak güncellenmesi. Birebir biçimde, istemcide hiçbir bilgi tutulmadığında, donanım daha süratli, daha verimli ve daha sağlam hale geliyor. Bu da yeni aygıtlara sistemli olarak yükseltme yapmak için yüksek maliyetli ve vakit gerektiren muhtaçlıkları ortadan kaldırıyor. Bu teknoloji, çalışanların ofiste, trende yahut konutta tam kapasitede performans göstermesi için güç ve ilişki araçlarını sunmak için en yeni taşınabilir aygıtlarla birlikte çalışan esneklik, hareketlilik ve güvenliğin eksiksiz bir karışımını sunuyor. Tüm datalar aygıttan uzakta depolanıyor. Bu nedenle bir aygıtın kaybolması yahut çalınması durumunda güvenlik tehdidi minimuma iniyor.
Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı
