Günün geriliminden uzaklaşmak, daha enerjik bir vücuda sahip olmak, kaliteli uykuya hazırlanmak için kolay uygulanabilir öneriler!
Dantel perde pencereden gelen yaz esintisinde yavaşça salınırken, öğlenden sonranın rehaveti geçmeye başlar. Mutfaktan gelen pekmezli, tereyağlı, süt kaymaklı, armutlu tartın kokusu, ıhlamurlu, karanfilli çayın kokusuyla karışır. Kavak ağacına toplaşmış serçeler coşar. Odada bir lavanta, gül kokusu… Çaylar kırmızı karanfilli porselen fincanlara konurken, bir dostla, ahbapla konutun en sakin, loş yerine çekilirsiniz. Bir gün daha geride kalıp akşama hazırlanırken, korku, öfke bizden uzakta, bir huzur, bir sükûn modülüdür ikindi…
İkindi, bu tadına doyulmaz romantikliğinin yanında sıhhatimiz açısından da büyük değer arz eder. Zira vücudumuzun harika bir ritmi vardır ve her saatin vücut için manası başkadır. Vücudumuzun gün içindeki 24 saatlik ritminde, bilhassa kronik hastalıklar açısından kritik değere sahip hormonlar dalgalanmalar gösterir. Bu hormonlardan biri de gerilim hormonu olan kortizoldür. Bilhassa kronik gerilim durumunda böbreküstü bezinden denetimsiz ve yüksek ölçüde kortizol salınır. Ve ne yazık ki kortizol kanımızda uzun mühlet yüksek ölçülerde kaldığında artık bizi tehdit etmeye başlar. Kan basıncımızı yükseltir, kilo almamıza neden olur, mide ve bağırsak şikâyetlerine yol açar, cildimizin yapısını bozar, bizleri şeker hastası yapar. Kronik iltihap sürecini tetikleyerek vücudumuzdaki çabucak her sistemi bozar, bağışıklık sistemimizi zayıflatır… Kortizol kanımızda sabah saatlerinde en yüksek düzeylerdedir. Ve olağan olarak ikindide gerilim hormonumuz sabah saatlerine nazaran azalır ve gece saatlerinde en düşük düzeylerine ulaşır.
İşte bu kitabın yazılma hedefi tam da budur. O güzelim ikindi vaktine özel teklif, bitki çayı, yemek tanımları ve aromatik yağlarla bedenin ‘normal’ ritmine yardımcı olmak, onu desteklemektir. Zira bu sağlandığında sizi öteki hoşluklar bekler:
-
Daha enerjik ve canlı bir vücuda sahip olursunuz, konsantrasyonunuz artar.
-
Kas gücünüz artar, gücünüz tazelenir, akşama yorgun girmezsiniz.
-
Günün o vakte kadarki geriliminden uzaklaşırsınız.
-
Duygusal açıdan daha dingin, sakin ve huzurlu; kaliteli bir uyku için kendinizi hazır hissedersiniz.
-
Özetle sıhhat ikindiyle geliverir!
Uzm. Dr. Aslıcan Çakkalkurt
1979 yılında İstanbul’da doğdu. 2002 yılında İstanbul Üniversitesi İstanbul Tıp Fakültesi’nden mezun oldu. Akabinde sıhhatte idare ve toplumsal problemlerin tahliline ilgi duyarak Marmara Üniversitesi İngilizce İşletme Bölümü’nü bitirdi.
Mesleğine klinik bir uzmanlık alanı ile devam etmeyi seçti, İstanbul Tıp Fakültesi’nde Sualtı Hekimliği ve Hiperbarik Tıp alanlarında uzmanlık eğitimini tamamladı.
Uzmanlık eğitimi sonrasında Profesyonel Medikal Koçluk eğitimi aldı. Bu eğitim kendisine mesleğini yaparken orijinal bir bakış açısı kazandırdı; hasta-hastalık-tedavi üçgeninin çok daha ötesine bakabilmesi için yeni bir kapı açtı.
Mesleki uygulamalarında fizikî, duygusal ve zihinsel vücudumuza bütüncül yaklaşımı temel aldı. Sıhhat Bakanlığı’nın doktorlara yönelik uyguladığı fitoterapi eğitim programını tamamlayan Türkiye’nin birinci fitoterapi uzmanı tabiplerinden biridir. Tamamlayıcı tıp konusuna büyük ilgi duyuyor.
Ozon tedavisi, kupa terapi ve refleksoloji eğitimleri ile bu alanda kendini geliştirmeye devam etti.
Halen Koç Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi’nde Hiperbarik Tıp alanında çalışmalarına devam etmekte ve hastalarına basınç altında oksijen tedavisi uygulamaktadır. Hasta ve danışanlarının tedavi ve takip süreçlerinde beslenme ve gerilim idaresi mevzularına bilhassa değer vermektedir. Sağlıklı beslenmeye olan ilgisini Profesyonel Şeflik eğitimi ile birleştirerek beslenme reçeteleri düzenlemektedir.
Sağlığa, güzelliğe ve şifaya olan inancıyla çalışmaya, öğrenmeye ve üretmeye devam ediyor…
Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı
